ARTROSKOPİK ÖN ÇAPRAZ BAĞ REKONSTRÜKSİYONU
Ön çapraz bağ diz ekleminin içinde yer alan, kaval (Tibia) kemiği ile uyluk (Femur) kemiğini birbirine eklem içinden bağlayan, yaklaşık 4 cm uzunluğunda sabit bir yapıdır.
Bu bağın görevi dizin stabilitesini sağlamaktır. Dönme ve kayma hareketlerine karşı diz eklemini korur, uyluk ve kaval kemiklerinin birbirlerinden uzaklaşmasını, özellikle kaval kemiğinin öne yer değiştirmesini ve içe dönmesini engeller. Ancak tüm bunları tek başına yapmaz; menisküsler, arka çapraz bağ ve yan bağlar da bu stabiliteye büyük katkı sağlar.
Ön çapraz bağ diz ekleminin içinde yer alan, kaval (Tibia) kemiği ile uyluk (Femur) kemiğini birbirine eklem içinden bağlayan, yaklaşık 4 cm uzunluğunda sabit bir yapıdır.
Bu bağın görevi dizin stabilitesini sağlamaktır. Dönme ve kayma hareketlerine karşı diz eklemini korur, uyluk ve kaval kemiklerinin birbirlerinden uzaklaşmasını, özellikle kaval kemiğinin öne yer değiştirmesini ve içe dönmesini engeller. Ancak tüm bunları tek başına yapmaz; menisküsler, arka çapraz bağ ve yan bağlar da bu stabiliteye büyük katkı sağlar.
Ön çapraz bağ yaralanması her zaman bir travma neticesinde oluşur. Bu travma, temaslı bir yaralanma (dize darbe alınması) olabileceği gibi daha sıklıkla dönme ya da burkulma gibi temassız yaralanmalar neticesinde karşımıza çıkmaktadır.
Travmanın hemen akabinde yoğun bir ağrı ve şişme meydana gelir ve üzerine basmakta zorlanılır. Şişlik ve ağrı ilk 24 saatte yoğunlaşır. Şişlikten ötürü dizin tam bükülmesi zor olabilir. Şişmenin sebebi eklemin içinde biriken kandır (hematom). İlerleyen günlerde şişlik ve ağrı azalır, şişlik indikçe hasta dizini daha rahat bükebilir hale gelir. Ancak bu sefer de dizde boşluk hissi/güvensizlik belirir. Boşluk hissi ile özellikle merdivenden inerken ya da adım yönünü değiştirirken karşılaşılmaktadır.
Temaslı sporlarda dize alınacak bir darbeyle, ya da daha sıklıkla dizde dönme/burkulmanın meydana geldiği temassız yaralanmalar neticesinde gerçekleşir. Örnek verecek olursak; ani yön değiştirme, koşarken aniden durma, ya da zıpladıktan sonra yere tek ayak üzerine düşme neticesinde gelişebilmektedir.
Başta oluşan ağrı ve şişlik zamanla azalsa da diz eski sağlığına tam anlamıyla geri dönemez. Gün içerisinde yaşanan boşluk hissi, diğer bir deyişle dizin gidip gelmesi hastayı rahatsız ve tedirgin eder çünkü hastanın yaşadığı her boşluk hissinde dizde ağrı da olur. Bu boşluk hissi ve ağrının tekrar olacağının yarattığı tedirginlik hastada korumacılığı, dizine güvenememeyi ve istediği sporu yapamamayı da beraberinde getirir. Dizdeki stabilte kaybı uzun vadede ne yazık ki eklem kıkırdağında aşınmayı ve artrozu (kireçlenmeyi) da tetikler.
Ön çapraz bağı cerrahi dışı bir yöntemle tedavi etmek/onarmak mümkün değil. Ancak ameliyat olmak istemeyen ve dizindeki boşluk hissi rahatsız edici düzeyde olmayan hastalara yönelik çeşitli güçlendirme egzersizleri planlanarak fonksiyonel stabilite arttırılabilir.
Ön çapraz bağın cerrahi tedavisi artroskopik yöntemle, yani eklem içinin bir kamera ile görüntülenmesiyle yapılmaktadır. En sık uygulanan yöntem yeni bir bağ yapılması/rekonstrükte edilmesidir. Hastaların büyük çoğunluğunda kopan bağ lifleri dikilemeyecek bir durumdadır. Bu nedenle orijinal çapraz bağı taklit eden yeni bir bağ yapılır. Yeni bağ için sıklıkla hastanın kendi tendonları (diz arkasından hamstring tendonu, diz kapağı hemen üstünde kuadriseps tendonu, diz kapağı hemen altında patellar tendon ya da ayak bileği dış tarafından peroneal tendon) sıklıkla tercih edilen tendon greft alanlarıdır. Bazı durumlarda kadavradan alınan greftler de (allogreft) tercih edilebilmektedir. Hastanın kendisinden tendonlar, alınan bölgede hastanın fark edebileceği bir eksikliğe yol açmamaktadır. Ancak profesyonel sporcularda, sporcunun maksimum ihtiyaç duyduğu kasın tendonunu almamaya özen göstererek greft tercih yapılmalıdır. Alınan tendon uygun kalınlık sağlanana kadar çeşitli tekniklerle katlanarak hazırlığı tamamlanır.
Artroskopik olarak eklem içinde uyluk ve kaval kemikleri üzerinde orijinal bağın yapışma alanlarına kemik tüneller açılır ve tendondan hazırlanmış yeni bağ bu tünellerden geçirilerek kemiklere sabitlenir. Ameliyatın en püf noktası bu tünellerin doğru yere açılmasıdır, çünkü tünellerin yerleşimi hem anatomiye yakın olmalı hem de izometrik olmalıdır; yani dizin hareketi sırasında tüneller birbirinden uzaklaşmamalıdır. Greftin yeterli kalınlıkta olması, kemik tespitinin sağlam yapılması da cerrahinin diğer önemli basamaklarıdır.
Cerrahinin başarısını etkileyen önemli diğer faktörler ise ön çapraz bağ kopmasına eşlik eden ek yaralanmalardır. Özellikle menisküs ve yan bağ yaralanmalarına gerekli müdahaleler eklenmelidir.
Hastalar ameliyatın ertesi günü taburcu olmakta, kol değnekleri yardımıyla kısmi yük vererek üstüne basabilmektedirler.